terk ediyordum kenti...
ayaz bir geceydi
terk ediyordum kenti
kar yağıyordu
suskundu beyaz yollar
ruhum gibi suskundu
üşüyordu kent
bir an durdum
ıssızdı sokak
son bir sigara yaktım
pencereye baktım
ışıksız
sıkıca kapalıydı perdeler
istasyona yürüdüm
bir sarhoş şarap parası istedi
bir tane de kendime aldım
nereye gittiğini bilmeden
son trene bindim
yaşlı karı koca karşımda
yanım ise içim kadar boştu
terk ediyordum kenti
mehmet osman çağlar
ocak, 2017
Terk edilmek,ben de üzüntü oluşturur.Gitmeyin :)
YanıtlaSilBunu düşüneceğim. Teşekkürler.:)
SilKentler terk edilmeli....
YanıtlaSilEvet, belli bir yaştan sonra insanda kırsal veya sahil özlemi oluşuyor.
SilHer terk ediş bir geri dönüşü de düşündürür. Terk ediş bir ara'dır, bir mola'dır, bir sitemdir, bazen bir isyandır.
YanıtlaSilBazı dizelerde duruyor ve bir kez daha okuyoruz;
"Ruhum gibi suskundu/Üşüyordu kent...
Yanım ise içim kadar boştu..."
Esenlikler dilerim.
Haklısınız, her terk ediş aslında geri dönüşü de düşündürür, umutsuzluğun içinde bir umut barındırır.
SilYorumunuza teşekkür eder,
Esenlikler dilerim